“`html

CHP’nin Eğitim Üzerine Düzenlediği Çalıştay İstanbul’da Gerçekleşti

Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) tarafından organize edilen “Yerel Yönetimler ve Eğitim Çalıştayı”, İstanbul Planlama Ajansı’nın Florya’daki merkezinde düzenlendi. Açılış konuşmaları CHP Genel Başkan Yardımcıları Gökan Zeybek ve Suat Özçağdaş ile CHP İstanbul İl Başkanı Özgür Çelik tarafından yapıldı.

TBB ve İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu da çalıştayın “ufuk açıcı” konuşmaları arasında yer aldı. İmamoğlu, “Yerel yönetim”, “eğitim” ve “Cumhuriyet Halk Partisi” arasındaki güçlü ilişkileri dile getirerek, şu ifadeleri kullandı:

– Türkiye’nin her köyünden şehir merkezlerine dek, her ailenin önceliği çocuklarını eğitmek olmalıdır. Sosyal adalet için gerekli olan en önemli alanın eğitim olduğuna inanıyoruz ve bu eşitliği sağlamak için buradayız.

– Eğitim, cumhuriyet değerlerinin yaşatılmasında kritik bir rol üstleniyor. Ancak bu süreçte bazı sorunlar var.

– Daha iyi bir eğitim sistemi mümkündü. Ancak şu an eğitimimiz, her zamankinden daha fazla, yapısal sorunlarla sarmalanmış durumda. Bu yalnızca bir başarısızlık olarak değerlendirilemez; aynı zamanda yönetsel öncelikler üzerinden de ele alınmalıdır. Zaman zaman belli bir kasıt aramak zorunda kalıyorum, ki bunu somut örneklerle de destekleyeceğim.

– Hangi siyasi görüşe sahip olursa olsun, halkımızın ortak görüşü ve inancı, ülkemizin en büyük ve çözüm bekleyen sorununun eğitim sorunu olduğudur. Bunu yıllardır gözlemliyorum ve bu süre zarfında eğitimde kaydedilen başarısızlık, halkın onayını almış durumda.

– Eğitim, ülkemizin geleceği için öne çıkan bir konu. Ancak bu başarısızlıkla karşılaştığımızda, CHP olarak kendi kimliğimizi sorgulamalıyız.

– Nasıl oluyor da böylesine temel bir sorun karşısında halkın desteğini alıyoruz ama iktidar olamıyoruz? İşte bunun için, Türkiye’nin geleceğini düşünüp iktidar olmak adına güçlü analizler ve adımlar atmamız gerekiyor.

– Eğitim sistemi ve müfredatındaki sorunlar, fiziki altyapı, öğretmen kalitesi ve sürekli değişen bakanlar nedeniyle dolayısıyla tüm yönleriyle ele alınması gereken karmaşık bir yapıdadır.

– Gençlerimizi yurt dışında eğitim arayışına yönelten sebeplerin başında ise eğitimin kalitesinin uluslararası standartlardan uzaklaşması geliyor. Ayrıca, çalışma hayatındaki belirsizlikler de bu durumu pekiştiriyor.

– Eğitimde mülakat uygulamaları, gençlerimizde oluşturduğu umutsuzluk ve kaygılar, toplumun geleceği açısından tehlikeli bir duruma yol açıyor. Gençlerin: “Okuyacağım da ne fayda?” diye düşünmeleri, sorunun derinliğini gösteriyor.

– İnsanlar, ne yaparsalar yapsınlar, kaderlerinin değişmeyeceğini düşünmekte ve bu durum umut kırıklığına yol açmaktadır.

– Eğitim sisteminin bu duruma gelmesini sağlayan zihniyet, maalesef eğitimi önemsememektedir; bu durum utanç vericidir. Eğitim için çırpınan aileler ve gençler bu duruma maruz kalmaktadır.

– İktidarın eğitime bakışı, geleceğimizin şekillendirilmesinde sınırlı bir anlayış sergilemekte ve geleceğe dair herhangi bir perspektif sunmamaktadır. Ülkenin çıkarlarıyla o anki çıkarları arasındaki uçurum, kaygı vericidir.

– Eğitimde yaşanan sorunların temelinde, toplumun ihtiyaçlarıyla politikaların örtüşmemesi yatıyor. Bu nedenle, eğitimdeki başarısızlık ve umutsuzluk, bilinçli bir tercih gibi görünmektedir.

– PİSA verilerine göre, 2018’de Türkiye’de yaşamaktan memnun olmayan 15 yaşındaki öğrencilerin oranı %34 iken, bu rakam 2022’de %44’e çıkmıştır. Bu durum, gençlerin içinde bulunduğu umutsuzluğu gözler önüne seriyor.

– Okul öncesi eğitimde Avrupa Birliği ortalamasının çok gerisinde kalmamız, dolayısıyla geleceğimizin tehlikede olduğunu gösteriyor. Bu nedenle, eğitim alanında kamu bilincinin artırılması gerekmektedir.

– Bölgesel İstihdam Ofisleri kurarak, gençlerimizin iş bulma şansını artırmaya yönelik adımlar atıyoruz. Mesleki eğitim imkanları sunarak, gençlerimizi sertifikalı bireyler haline getirmek için var gücümüzle çalışıyoruz.

– Eğitim alanında destek sağlamanın yanında, sosyal adaletin de sağlanması adına önemli adımlar atıyoruz. Eğitimin kalitesinin artırılması için herkesin üzerine düşeni yapması gerekmektedir.

– İstanbul Büyükşehir Belediyesi olarak, eğitime yönelik birçok projeyi hayata geçirerek, gençlerimizin gelecekte daha sağlam bir temele sahip olmaları için var gücümüzle çalışıyoruz.

– Herkesin eşit bir eğitim alması, geleceğimizin de teminatıdır. Eğitim alanında atılacak her adım, toplumun geleceğini belirleyici bir rol oynamaktadır.

“Devlet Okulları İçin Sorumluluk Alıyoruz”

Belediyelerimiz lehine eğitim projeleri üretmekteyiz. Kreş açma çabası içerisindeyiz ve bu kapsamda ailelerimizin eğitimden daha fazla faydalanmasını hedefliyoruz. Eğitimdeki bu pozitif değişim, eğitim kalitesinin artırılması adına önemli bir asker olarak duruyor.

“Sosyal Adil Bir Eğitim Anlayışı Benimsemeliyiz”

– Eğitim alanında partizanlık ve ayrımcılığın son bulması gerektiği noktasında hemfikir olmalıyız. Toplum olarak hep birlikte, eğitimdeki eşitliği sağlamak için çaba göstermeliyiz.

“Türkiye’nin Eğitimde Dönüşüm Zamanı”

– Eğitimde yaşanan sorunların çözümü, ortak akıl ve iş birliği ile mümkündür. Her bireyin eğitimde ayrımcılığa maruz kalmadan eşit şekilde yararlanması için çaba göstermeliyiz.

– Eğitim alanındaki tüm bireylerin kendilerine güvenmesi, özgür düşünmeyi teşvik etmesi, toplumun gelişmesine katkı sağlayacaktır. Bu doğrultuda, Cumhuriyetimizin değerlerine sahip çıkmak zorundayız.

– Sonuç olarak, bizler Cumhuriyet değerleri ışığında eğitim alanında attığımız her adımla, toplumun bireylerine eşit şartları sunmak için çalışmaya devam etmeliyiz.

– Ve bu yolda, Türkiye’nin güçlü bir geleceğe ulaşması için gerekeni yapmalıyız; çünkü eğitim, ulusun geleceğidir.

“`